Doğan
TOKMAK
Şehit Düştüğü Tarih: 15 Mart 2002
Şehit Düştüğü Yer: İstanbul Şişli Etfal hastanesi
Doğduğu Tarih: 1972
Doğduğu Yer: Sivas Hafik Emre Köyü
Mezar Yeri: Cebeci Mezarlığı, İstanbul
Büyük
Direniş'in yılmak bilmeyen savaşçılarından biriydi Doğan da.
19-22 Aralık’ta Ümraniye
hapishanesindeydi. Ölüm mangalarına karşı, yoldaşlarıyla omuz omuza direndi. F
Tiplerine sevkedildi.
3 Haziran 2001'de Kandıra F
Tipi'nin tecrit hücrelerindeyken, Ölüm Orucunda düşenlerin bayrağını devraldı. Ben varken yoldaşlarımın
beyinlerini yokedemeyeceksiniz, halkımızı teslim alamayacaksınız,
yurdumuzu emperyalistlere satamayacaksınız dedi.
Doğan Tokmak, zorla tıbbi müdahale işkencesiyle sakat bırakmak için
kaldırıldığı Şişli Etfal hastanesinde, 15 Mart’ta
şehit düştü. Bayrağı büyük bir coşkuyla, kararlılıkla taşıyarak yoldaşlarına
devretti.
Doğan
Tokmak, 1972, Sivas
Hafik Emre Köyü doğumludur. Devrimci hareketle örgütlü ilişkileri 1989’da başladı.
Genç yaşta halkının sorunlarının çözümünü omuzladı, ülkesinin bağımsızlığı idealine
bağlandı.
İstanbul Okmeydanı bölgesinde
çeşitli sorumluluklar üstlendi. Milis örgütlenmesinde yeraldı.
Yoldaşlarının cenazesinde,
emperyalist savaşa karşı gösterilerde, semtin sorunları için yapılan eylemlerde
defalarca gözaltına alındı, işkencelerden geçirildi. Kısa süreli tutsaklıklar
dışında 1994-99 arasında 5 yıl tutsak kaldı.
99’ta tahliye oldu, tekrar sıcak
mücadelenin içerisine dönme coşkusuyla görev üstlenmeye hazırdı. Bundan
sonraki hayatım da Parti'ye aittir
diyordu. Bundan sonraki yolum da
Erhan'ların, Mehmet'lerin, Sadık’ların ve şehitlerimizin yolu olacaktır. diyordu.
Söz namustu. Dediği gibi yaşadı, dediği gibi ölümsüzleşti.
***
Doğan Tokmak’ın Parti’ye yazdığı bir
yazıdan:
Uzun tutsaklık sürecinden sonra
tekrar sıcak mücadelenin içerisine dönme coşkusu var. Tutsaklık sürecine
girerken bir çok eksikle, zayıf yanımla tutsaklığa
adım attım. Tutsaklık sürecimde bunları sürekli aşmaya çalıştım. Sürekli bu yanlarımla
hesaplaşma içerisinde oldum. Bu anlamda tutsaklık sürecim benim için bir eğitim
süreci olmuştur. Ölüm orucu şehitlerimizin gün gün
erimeleri, kan kusmaları ama aynı zamanda zafere kilitlenmeleri beni
güçlendirmiştir. Bugün onlardan aldığım güçle daha güçlüyüm. Bundan sonraki
yaşantımda onlardan aldığım güçle önüme çıkacak bütün sorunların üstesinden
geleceğime inanıyorum. Bu güç Partimizin, Önderimizin, ideolojimizin gücüdür.
Bundan sonraki hayatım da Parti'ye aittir. Ölme ve öldürme konusunda kafamda
hiç bir tereddüt yoktur. Partinin bana vereceği her göreve bu bilinçle
sarılacağım.
... Duyguda düşüncede pratikte
düşmanın karşısında nasıl olunacağını kavradığımı sanıyorum. ...
Bundan sonraki yolum da
Erhan'ların, Mehmet'lerin, Sadıkların ve şehitlerimizin yolu olacaktır. Bu
konuda kendime güveniyorum. Bu gücü Partiye borçluyum. Bunların gereğini yerine
getirmek için tüm enerjimle çalışacağıma söz veriyorum. Erhanların yarattığı
geleneklere gelenek katmaya yarattığı örgütlülüklere örgütlülük katmaya
hazırım. Parti bu konuda görev verdiğinde yerine getireceğime dair kendime
güveniyorum. Partinin emeğini boşa çıkarmayacağım. Bana emek harcayan
yoldaşlarımın yüzünü kara çıkarmayacağım.
YA ÖZGÜR VATAN YA ÖLÜM...
YAŞASIN ÖNDERİMİZ DURSUN
KARATAŞ...
YAŞASIN DEVRİMCİ HALK KURTULUŞ
PARTİSİ-CEPHESİ...
2 Aralık 1999
Hakkında
Daha Geniş Bilgi İçin...
Yoldaşları, yakınları Doğan
Tokmak’ı Anlatıyor: